17 Eylül 2006

çevre, saygı... bunlar birbiriyle bağlantılı değil mi?

Dün vapurdayım. Üst katta dışarda oturuyorum. Kenarda genç bir çift ve 3-4 yaşlarında oğulları var. Çocuk ağzında sakız, denize doğru dönmüş seyrediyor, konuşuyor falan... Derken sakızından sıkılıyor, çıkarmak istiyor. Baba önce aşağıya bakıyor ve çocuğa diyor ki "fıydırıver hadi"...
Çocuğun eli yıkanacak... Bu sefer anne aşağıya bakıyor. Kimse var mı diye? (Çok düşünceliler, eğer aşağıda biri varsa rahatsız olmasın !?!?!) Anlaşılan yok... Çocuğun kolları ileri uzatılıyor ve şişedeki suyla eller yıkanıyor... Ters esen rüzgarla da bir güzel kendisi ıslanıyor :)
Ne ailede, ne de okulda veriliyor bu eğitim. Ne çevreye, ne birbirimize karşı saygılıyız. Biz yaptık oldu. Kimse görmeden fıydırıverdim oldu.
Geniş meydanlarda çöp kutusu zor bulursunuz... Tuvaletlerde ya tuvalet kağıdı yoktur, ya rezervuar çalışmıyordur... Oturduğunuz bankın tahtaları arasına sıkıştırılmış ya bisküi paketi vardır, ya kağıt mendil...

Bostancı'da çarşambaları semt pazarının kurulduğu yerde esnafın kullandığı bir tuvalet var. (Burası gayet iyi bir semt) Ev kiralama işlerimiz sırasında ben de mecburen kullandım da :(((
  • Alaturka tuvalet
  • Rezervuar çalışmıyor
  • Tuvalet kağıdı yok
  • Musluk çalışmıyor
  • Lavabo kırık ve musluğu çalışmıyor...
Ya ne var:
  • İğrenç koku
  • Direkt sokağa açılan bir kapı
  • Yerde plastik tas içinde su
Bu durumda sadece porselen bir delikten başka bir şey olmayan bu şeye tuvalet denebilir mi? İstanbul'da şehrin göbeğinde...

Hiç yorum yok: