4 Aralık 2006

sinirden titriyorum

Biraz önce Kanal D haber bülteninde Ankara'da yapılan bir "eğitim paneli"nden görüntüleri seyrettim. Katılanlar öğretmenmiş... Toplantı Kuran-ı Kerim ile açıldı. İstiklal Marşı yok... Haremlik-selamlık düzen içinde... Kadınlar bırakın türbanı, kara çarşaflı olan bile var. Elinde eldiven olana kadar...
Cumhuriyet okulları bugünkü çürümüşlüğün nedeniymiş. Asker, Yök ve hatta Cumhurbaşkanı irtica adı altında İslam'a saldırıyormuş... Atatürk İlke ve İnkılapları bize din diye kakalanıyormuş bu okullarda... Bir de imza kampanyası başlattılar... İstiklal Marşı okunmasın, andlar okunmasın...

Bunlar bu cesareti nereden buluyorlar diyemiyorum, o kadar belli ki nereden buldukları... Yurt içinde, yurt dışında bunları besleyen onca kaynak var herhalde... Vatan haini olmak lazım diycem fazla kaçacak, batmış bir imparatorluktan bağımsız bir cumhuriyet kurmuş insanlara dil uzatmak için... Ülkesini satmış, yetmemiş gizlice bırakıp kaçmış, yetmemiş kurtuluş savaşı verenler için idam fetvasını onaylayan bir padişahın ardından hala imparatorluk sevdasında, halifelik sevdasında olanları insan yerine koymuyorum... Hoş sebep bu da değil ya... Bizim coğrafyamızın hayranı çok çünkü... Kafasında akıl taşıyan hiç kimse bugün ki nimetlere, cumhuriyete, Atatürk'e dil uzatamaz. O'nu ancak saygıyla anmak bizim haddimiz olabilir. Fikirlerini benimsemek, takip etmek... Yok efendim cumhuriyetin ilk yıllarında fikir özgürlüğü yokmuş, tek parti düzeni varmış... Yahu kardeşim seni Osmanlı adam yerine koymuş mu? Senin ne hakkın varmış o zaman, fikir özgürlüğünü hemen öğrendin de bir de savunması kaldı. Ne okulun, ne hastanen, ne yolun vardı. Hiçbirşeyin yoktu, itilmişlikten başka...Beyler İstanbul'da yaşarlar, Anadolu uzaktan bakardı... İnsanoğlu nankör. Haklarını almış, üstelik bir çok ülkeleden önce... Tıkır tıkır işleyen bir sistem ... Beylere hanımlara yetmemiş... Siz beni dinden soğuttunuz... Siz beni çileden çıkardınız... Sizden tiksiniyorum.
Hergün bir tane cüretkar çıkıp konuşuyor... Buna konuşmak denirse...

Atatürk, aradan geçen bunca yılda sana layık olamadık ya, sana layık işler beceremedik ya... Ona yanıyorum... Ama eminim sana layık olduğumuzu göstereceğiz. Meydan bu kadar boş değil. Her şey bu kadar basit değil...

Hiç yorum yok: