9 Aralık 2006

Salihli

Benim doğduğum yer... Geçen hafta gitmiştim ya... Güzelliklerini anlatayım demiştim... İzmir'den yola çıktınız, Ankara istikametinde ilerliyorsunuz... Baharda yol yemyeşil... Yeşil demek yetmez, yeşilin her tonu... Fışkırır adeta.. Bağlar boynunu uzatır, yaprakları coşar... Ağaçlar deseniz her boy, her şekil... Ağaçlar özgür.. Hangi ağaç canı nereyi istediyse oraya yerleşmiş... Geniş Salihli ovasının silüeti üzerinde, desen olmuşlar... Sağlı sollu bu güzelliği seyrederken "Bin tepeler"i uzaktan görmeğe başlarsınız. Kral mezarları. Yuvarlak, düzgün, onlarca tepe ovaya yayılmış...

Salihli girişine yaklaşınca sağda odun köfteci var. Meşhur... Çocukluğumuzda her hafta giderdik... Annemin-babamın kalabalık arkadaş gruplarıyla... İsmi Değirmen'di. (Sanırım hala öyle, ama eski havası yok. Eminim eski lezzeti vardır.) Gerçekten değirmen taşları vardı ve masa yapılmışlardı. Restoranın ortasından küçük su kanalı geçerdi. Küçük beyaz tabaklarda, minik odun köfteler yanında kimyon, domatesle servis edilirdi... Şimdi ise değirmen taşları yerine normal masa-sandalye var...

KURŞUNLU KAPLICALARI: Değirmen Restoranın yanında "Kurşunlu Kaplıcaları"na giden yola sapın... Hafif bir tırmanışa geçin... Ulaştığınız yerde yeşile doyacaksınız... Ağaçlar, çağıldayan mis gibi bir dere... Hemen yanında sıcak şifalı su pınarı... Bungalov evler ve otel... Herşey doğanın içinde ve doğayla uyumlu. Burası şifalı kaplıca:
- Romatizmal hastalıklarda
- Siyatik, lumbago ve kireçlenmelerde
- Nevrid- nevralji gibi hastalıklarda
- Kırık çıkık sekeleri
- Çeşitli cilt hastalıklarında
- Bazı kadın hastlaıklarında
- Böbrek rahatsızlıkları ile taş ve kum dökümünde faydalı oluyor.

Çok kalabalık olabiliyor. Bazen haftalar-aylar öncesinden rezervasyon yaptırmanız gerekebilir bungalov ya da otel için...

ALLAHDİYEN: Dağda yolculuğunuza devam edip en tepeye çıktığınızda, zirvede sizi ulu çınarlar, çam ağaçları bekliyor... Salihli'nin yazlığı denebilir buraya... Çok eskilerden beri Salihli'liler buraya müstakil evler yaptırarak yazları serin havasına koşuyor. Nefis bir manzara... Yükseklik korkunuz yoksa tabi... Yolların kenarlarına yaklaşmadan vadiyi ve ovayı tüm görkemiyle izleyebilirsiniz... Buranın kirazı ünlü... İri, koyu bordo ve tatlı... Allahdiyen'e gittiğimizde arabadan hiç inmeden manzara seyrettik. Resim çekmeyi akıl etmemişim... :(

SART ANTİK KENTİ: Allahdiyen'den inin... Sola kıvrılın Sart'a doğru... Sart Antik Şehir'ni göreceksiniz. Çok büyük bir alana yayılıyor. Gözünüz hepsini görmeye yetmiyor... Sart yani Sardes Lidya'nın başkenti. İlerleyen zamanlarda Roma, Bizans, Osmanlı dönemlerinde de önemini korumuş. Dünyadaki ilk altın para burada basılmış.
Helenistik devirden kalma ARTEMİS'te ilk bankacılık faaliyetleri başlatılmış. Mabedin yanında dünyada en eski 7 kiliseden biri yer almakta. Roma devri SARDES'in sosyal hayatında önemli bir yer tutan GİMNAZYUM, giriş avlusunun (mermer avlu) restore edilmiş iki katlı sütunlu mimarisi ile kentin en göze çarpıcı anıtsal yapıları. (Kaynak.www.manisa.gov.tr)

ADALA EGAYİD OTEL: İzmir'den gelip Ankara istikametinde Salihli'yi geçince solda Adala köyüne sapıyorsunuz... Yemyeşil ovanın ortasında... Hollandalı'larla ortak yapıldığı için halk arasında Hollanda Evleri olarak biliniyor... Ortada büyük bir yüzme havuzu... Çevresinde dubleks ikiz evler... İçi konforlu. Bakım, temizlik sürekli yapılıyor. İster kendiniz yapın yemekleri, ister restarona gidin. Bahçeler bakımlı. Güller, çiçekler bol bol... İçiniz açılır... Bir haftasonu kaçamağı, şehirden bunaldınız, sakinlik arıyorsunuz... Burası tam size göre... (Tel: +90 (236) 732 21 36 - 732 24 52 - 732 28 56)

Salihli hakkında daha başka bilgi için: www.manisa.gov.tr sitesi ile Salihli Yaşam Portalı ziyaret edilebilir.

Hiç yorum yok: