25 Temmuz 2006

Burası Cennet: Sığacık

İzmir'den Çeşme otobanına girin.. Seferihisar yol ayrımından çıkın... Duble yolda Seferihisar merkezine gelin... Işıklı kavşaktan sağa dönün (Tansaş'ın yanından) Doooğğrruuuuu Sığacık (Teos) istikametine gelin... Denizi gördüğünüz yer SIĞACIK... Sakin, huzurlu, bol oksijen... Cennet yani...
İşte biz 2 yıldır burada yaşıyoruz... Bostanlı'dan kalktık geldik yerleştik. Fatih ve ben aklımıza geleni uygulayabilen insanlarız... Nerden tat alıyoruz, oraya dümeni kırabiliyoruz...

Bu güzel iki yılın 1 yılını ben doya doya yaşadım. Evimizin, Sığacık'ın tadını doya doya çıkardık. Ben ekstra olarak işi bırakmış olmanın avantajını sonuna kadar kullandım... Heryer yürüme mesafesi, yaz oldu mu parmak arası terlik yeterli.. Bugün bunu giyeyim, üstüne şu olur mu, ne takayım derdi yok... Düşündüğüm şeyler, bugün ne pişirsem, kocamın ütüsüz gömleği yok değil mi, çimler uzadı mı, çiçekler açtı mı, ağaç büyüdü mü? Ohhhh, bu hayat çok güzelmiş. İş hayatında tadına varamadığımız güzelliklermiş... Biz şanslıyız galiba.. Emekli olmadan, bu yaşta bunu tattık...


Balık bol.. Hele burada "isketelya" diye bir balık var ki... Unuttuğumuz balık lezzetini tekrar hatırlattı bize... Derin su balığı, kültürü yok.. Arada çıkıyor...
Balıkçı Mehmet'e (Alem Balıkçılık) gidin Fatih'in ismini verin size en güzel balıkları seçsin...



Bu sabah çıktım Sığacık'ı dolaştım... Fotoğraf çektim... Şöyle bir baktım, uzun uzun... Bu cennet bırakılır mı diye...

Hiç yorum yok: